3 Aralık 2023 Pazar

Bu Kabağın da Bir Sahibi Var

 


Vaktiyle bir derviş, nefs ile mücadelenin sonuna gelir. Meşrebin usulünce bundan sonra her türlü süsten, gösterişten arınacak ve varlıktan vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekten ibaret değildir sadece. Her türlü görünür süslerden arınması gerekmektedir. Saç, sakal, bıyık v.s Derviş usule uygun hareket eder ve soluğu berberde alır.


– Vur bakalım usturayı berber efendi.. der.


Berber dervişin saçlarını kazımaya başlar.Başının sağ kısmı tamamen kazınmıştır ki daha sol tarafa geçmeden, oraların sahibi olduğunu iddia eden yağız mı yağız, bıçkın mı bıçkın bir kabadayı içeri girer. Doğruca dervişin yanına gelir ve başının kazınmış olan kısmına okkalı bir tokat atarak;


– Kalk bakalım kabak, kalk da tıraşımızı olalım diye kükrer.


Dervişlik bu, “sövene dilsiz, vurana elsiz” olmak gerek… Kaideyi bozmaz derviş, ses çıkarmaz, usulca yerinden kalkar.


Berber mahcuptur ancak korkudan ses çıkaramaz.


Kabadayı koltuğa oturur, berber traşa başlar.


Fakat küstah kabadayı traş esnasında da sürekli aşağılar dervişi, alay eder “Kabak aşağı, kabak yukarı”…


Nihayet traş biter, kabadayı dükkândan çıkar. Henüz birkaç metre gitmiştir ki, gemden boşanan bir at arabası yokuştan aşağı doğru hızla üzerine gelir. Kabadayı şaşkınlıkla yol ortasında kalakalır.


Derken iki atın ortasına denge için yerleştirilmiş o uzun sivri demir lazık kabadayının karnına dalıverir. Kabadayı oracığa yığılır kalır. Ölmüştür. Görenler çığlığı basar.


Berber ise şaşkın bir kabadayıya bir dervişe bakar. Gayri ihtiyari;


– Biraz ağır olmadı mı derviş efendi? der.


Derviş, mahzun ve düşünceli…


– Vallahi gücenmedim ona, hakkımı da helal etmiştim. Amma velâkin gel gör ki bu kabağın da bir sahibi var , herhalde O bu işe çok gücenmiş olmalı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nur Yüzlü İhtiyar Kuyumcuda

Nur yüzlü ihtiyar bir adam şeyh edasıyle kuyumcuya girdi.  Kuyumcu saygıyla karşıladı. İhtiyar dedi ki: -Ben senin sevabınım..! Kuyumcu güld...