9 Kasım 2010 Salı

Göksel Kürede Yolculuk

Bir karanlık boşluğa bıraktılar,
Yerde kar var beyaz, üste gök var kör kara,
"Bu gece gör." dediler bütün yıldızları,
"Ders al ki yönünü çizesin geleceğin",
Yıldızları gökte döndürdüler doğudan batıya,
Unutulmaz güzellikti o boşluk,
Hava hafiften serin, yıldızlara bürünmüşüm,
Cezveyi gördüm: Büyük Ayı, yavrusu Küçük Ayı,
Tam kuzeyde kutup yıldızı: Polaris,
Yunan mitolojisinden kahramanları saydılar sessizliğin içinden,
Pegasus uçan at,
Bir avcı vardı, diz çökmüş ve elinde yayı,
Arkasında köpeği Proykon ve küçüğü Sirius,
Menzilinde Boğa, boynuzunu uzatmış öfkeli,
Zeus'un çocukları yıldızların kaymasıyla aydınlandı,
Birbirlerine ısınmak için sarılmış gibiydiler,
Kutup yıldızının altında oturak takımyıldızı,
Habeşli prensesin ve O'nu deniz canavarından kurtaran,
Prensin platonik aşk öyküsü,
Derken bana göz kırptı: Çılgın Bakire,
Dans ediyordu Endülüs şarkılarıyla,
Başımda tacım: Yedi Kandilli Süreyya,
Terazi adelet dağıtıyordu sanırım o gece de,
Ejderha ortalığa kızıl alevini saçmıştı,
Aslında akrabaydılar ama uzak kalmışlardı birbirlerinden;
Akrep ve Yengeç,
Çoban Yıldızı soğuk ekim gecesinde doğudaydı,
Döndü, ilkbahar dönümünü aştı geldi yine ekim gecesine,
Alpheratz ayla kardeşti ışıl ışıldı o gece,
Arslan tam ortasına kurulmuştu göksel kürenin,
Kükrüyordu: "Göklerin de hâkimi benim.",
Dalmış gitmişken o büyüleyici yolculuğa,
"Artık vakit tamam." denilince uyandım ve anladım,
Şu koca evrende dünyaya hapsedilmiş bir küçük yaratıktım...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nur Yüzlü İhtiyar Kuyumcuda

Nur yüzlü ihtiyar bir adam şeyh edasıyla kuyumcuya girdi.  Kuyumcu saygıyla karşıladı. İhtiyar dedi ki: - Ben senin sevabınım..! Kuyumcu gül...